Anasayfa / Köşe Yazıları / Yüreğimiz acıyor…

Yüreğimiz acıyor…

Geçen hafta sonu Diyarbakır’daydık. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hem Diyarbakır’daki programını takip edecek, hem de Diyarbakır’da icra edilecek olan, Gazeteci Murat Özer’in 24 TV’de “Esas Mesele” programına konuk olacaktık.

Cuma gecesi TV programını, yüreğimiz ve zihnimiz Bartın’a odaklanarak, Amasra Maden Ocağı’ndan iyi haberlerin gelebileceğini, korkulanın gerçekleşmeyeceğini umut ederek, dua ederek, icra ettik.

İlk bilgiler can kayıplarının olduğunu ortaya koymuş ve gecenin ilerleyen saatlerinde acı tablo daha da netleşmiş, maalesef korkulan olmuş ve can kayıplarımız artmıştı. Hepimizin yüreğine acı çökmüştü. Yitirilen canların hüznü her şeyin önüne geçmiş, acılı ailelerin ıstıraplarının sarsıcı etkileri hepimizi derinden etkilemişti.

Ertesi gün icra edilecek olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Diyarbakır programı iptal edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ilgili bakanlar derhal olay yerine, maden ocağına koştular. Devletin başı ve ilgili tüm kurum ve kuruluşları seferber olarak bir yandan arama ve kurtarma faaliyetlerini icra ederken, bir yandan da maden ocağındaki kazanın nedenleriyle, sonuçlarıyla anlaşılması için büyük gayrete giriştiler.

Patlamanın olduğu maden ocağı, Türkiye Taşkömürü Kurumu’na bağlı bir işletme yani bir devlet kurumu ve işletmesi. Madencilikte çağın teknolojik imkan ve kabiliyetleri sağlanarak, işletildiği ifade edilen maden ocağının, neden bu patlamaya maruz kaldığı da mutlaka aydınlatılmalıdır.

Hiç şüphesiz; büyük titizlik isteyen, en ufak ihmal ve eksikliğin sonuçlarının ağır olma riski taşıyan madencilikte, bu kazanın tüm yönleriyle aydınlatılması gerekiyor.

Bilinmektedir ki; böylesi iş güvenliğinin her aşamasının en hassas biçimde işlemesi gereken bir sürecin, her halkası hayati önemdedir. Üretim sürecinin en güçlü yanı, ancak en zayıf halka kadardır. Birbirine eklemli üretim sürecinin zincirleme halinin her halkası aynı kalibrede, aynı donanımda, aynı titizlikte olması gerekir. Zira en ufak bir ihmal veya eksiklik büyük felaketlere yol açabilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın; “Adli ve idari makamlarımız canımızı, ciğerimizi yakan bu elim hadiseyi tüm boyutlarıyla soruşturacak, en ufak bir ihmali dahi karşılıksız bırakılmayacaktır” diyerek, bu konuda ki kararlılığını ortaya koymuştur.

Acılar üzerinden siyasi hesaplaşma yapılmadan, yaşanan acıyı siyasi fırsatçılığa dönüştürmeden, gerçekten yüreği yananların sahiciliği ve samimiyetiyle kazanın aydınlanması esastır.

Yaşanan her olayda, her acıda, her kazada hemen, hızlıca, neyin, nasıl olduğu netleşmeden doğrudan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef alarak, yaşananları siyasi fırsatçılığa dönüştürmeye çalışanların sahiciliği de, samimiyeti de sorgulanmalıdır. Bu sorgulama; hiçbir şekilde kazaya, patlamaya sebep olan ihmallerin üzerinin örtülmesi anlamına da asla gelmeyeceği gibi, esasen yalandan, dolandan, karalamadan arınarak, hakikatin ortaya çıkmasına daha fazla katkı sağlar.

Allah; maden emekçilerimizin rahmetini bol, mekanlarını cennet, acılı ailelerine, yakınlarına sabırlar ihsan eylesin.

Önerilen Haber

Irak’ta yeni güvenlik atmosferi

Türkiye’nin teröre karşı mücadelesi hız kesmeden sürüyor. Irak ve Suriye sahasında terör örgütlerinin kökünün kazınacağı …